Erkek, yediği cevizlerin kabuklarını henüz yemediği cevizlerin içinde durduğu kaba attıkça kadın sinirlenir ve bir hışım erkeğin elinden kâseyi alarak kabukları ayırmaya başlar. Bir an durup baktığında aslında sağlam olan cevizlerin kabın içinden çok daha kolay toplandığını fark eder.
Bu paylaşımı okuyunca kadının deneyimi güzel bir aydınlanma olarak benim yaşamıma da yansıdı. Zihnimde ben de kabın içinden topladım o sağlam cevizleri, ben de yaşadım o kolaylığı bir an…
Ben koçluk yapıyorum. Bir koç olarak gerek süpervizyonlarımda gerekse koçluk alanlardan ve hatta arkadaşlarımdan aldığım geri bildirimler, kişilerin güçlü yönlerini görmedeki becerimin iyi olduğu şeklindedir. Bugün, görüşmelerim süresince ortaya koyabildiğim bu koçluk becerisini bir yaşam becerisi olarak nasıl ortaya koyduğumu değerlendirdim. Olana şükretme, yaşamın getirdiklerini kabul edip, hayattan öğrenip yeniden yola koyulma konusunda kendimi iyi bulduğumu söyleyebilirim. Ancak bana en yakın halkadaki ilişkilerimde, onların güçlü yönlerine odaklanabilme konusunda son zamanlarda zorlandığımı fark ettim. Yukarıdaki hikâye bana konuyu sorgulattı. Oysaki ne kıymetli ne sevgi dolu insanlarım var. En yakın halkam dediğim insanların yerini asla bir şey dolduramaz.
Bu minik farkındalıktan sonra, minik desem de önümüzdeki günlerde kocaman olacağına inanıyorum, kendim için yaptığım bir egzersizi sizinle paylaşmak istedim. Buna zaman ayırmanın değer olduğunu düşündüm, sizde benim gibi düşünüyorsanız hadi okumaya devam edin.
Bir A4 alın ve ortasına çok büyük olmayan bir yuvarlak çizip içine isminizi yazın. Geçmiş başarılarınızı, kendinizi iyi hissettiğiniz anları, üstesinden geldiğiniz olayları düşünün. Hangi güçlü yönünüz, özelliğiniz o anlarda ortaya çıkmıştı, yuvarlağın kenarlarına küçük küçük not edin. Sonra, ortadaki yuvarlağın etrafına size en yakın halkadaki insanlarınızın isimlerini içine yazacağınız yuvarlakları çizin. Her bir yuvarlağın kenarına onlara ait olumlu olan tüm özelliklerini yazın. Bittikten sonra bu kâğıdı karşınıza alıp, sizi ve sevdiklerinizi tanımlayan bu kelimelere baktığınızda bedeninizde olanları gözlemleyin. Belki omuzlarınızda gevşeme, belki göğüs kafesinizde açılma, belki nefesinizde derinleşme… ve duygularınızı bir yoklayın. Umarım sağlık ve canlılık yaratan duygularla kalırsınız.
Hem kendimizle hem de sevdiklerimizle olan ilişkimize neşe, canlılık, huzur, saygınlık ve sevgi katmanın en kolay yollarından birisi aslında güçlü yönlere odak koymak.
Sevgiyle kalın…
Bu hikayeyi paylaşan Kemal'e teşekkürler...